Doğal tedavi - Unutulamayan hastalık



Ağır metal, pestisit vs. kalıntılı gıdalardan; dolayısıyla tahlilleri yapılmamış, ne olduğu doğru dürüst bilinmeyen besinlerden uzak durma fikrine sonuna kadar katılıyorum, nitekim bunların vücudumuzdaki uzun süreli birikimleri sadece bizi değil çocuklarımızı da olumsuz yönde etkiliyor.


Fakat doğayla iç içe olmak, ondan doğrudan-aracısız faydalanabilmek, lezzetleri oracıkda tadabilmek mutluluğunun ise birçok dertten kurtaracak karşılıksız bir tedavi olduğunu düşünüyorum... Bu tarz yaşantılarımı hiçbir zaman unutamam(yine aklıma o mis gibi mantar-özellikle cincile- kokuları; hemencecik çay kenarında, tutulan balıkların tuz harici-hatta bazen tuzsuz- ince taşlar üzerinde pişmesini bekleme sabırsızlığı; bizzat çamdan acemice yaş fıstık toplarken başa gelen kazalar; bahar gelirken orman eteklerinde dizlere kadar çamura bulanma pahasına çiğdem peşinde koşma, vs vs... anıları dolşuverdi birden).


Aslında çok basitler ama olmayınca eksikliği hiçbir şeyle ikame edilemiyor maalesef... Yani yaşarken çok büyük-karşılıksız-doğal bir tedavi; diğer taraftan da uzak olunca rahatsız edici bir hasret...


Herkese güzel ve sonrasında leziz anılar olacak günler yaşamalarını diliyorum.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Uluslararası Doğrama Şekilleri, Usûller ve Özellikleri

Bir Aşçının Temel Özellikleri

Geleneksel Mutfak Ekibi